Disiplinlerarası çalışmaları ve düzyazı anlatı üzerine olan kuramcılığıyla tanınan yazar ve akademisyen Peter Brooks, Freud’tan Balzac’a, Benjamin’den Barthes’a kendi alanlarına yaptığı ciddi katkılarla bilinen isimlere verdiği referanslarla edebiyatla psikanalizin “uyumsuz oyun arkadaşları” olduğu savını çürütmeyi hedefliyor.
Psikanaliz ve edebiyat alanlarından her birinin, öteki üzerindeki imtiyazlı algılanışına karşı çıkan Brooks, psikanalitik eleştiriye getirilen postyapısalcı yaklaşıma binaen, metin odaklı gelişecek okumaları savunurken “İnsan öznelerin, kendilerinin yarattığı ya da onlar için yaratılmış pek çok kurgunun kesişiminde yer aldıklarını savunan anlayışı güçlendirecek nitelikte, psikanalizden haberdar olan bir edebi eleştiri tarzını benimseme”yi öneriyor.
Hikâyenin biçimlendirilişi, yeniden yaratılışı, yorumlanması ve sonuçlandırılması üzerine odaklanan yazar, okuyucuya psikanalizin işleyişi konusunda temel bilgiler sunarken psikanalitik eleştirinin doğası ve kullanımını da ihmal etmiyor ve D’Aurevilly’den Henry James’e pek çok ilgi çekici edebi örneği analiz koridorlarından geçirerek bizlere bu eleştirinin doğası hakkında belirgin bir perspektif kazandırmış oluyor.
[…]
Yazının devamı: Agos
Yayın Tarihi: 25 Ağustos 2014
[button href=”https://www.bounyayin.com/yayin/psikanaliz-ve-hikaye-anlaticiligi/” icon_size=”12″ animation_delay=”0″ class=”” target=”” color=”flat” dimension=”normal” icon=”no-icon” animation=”” animate=”” ]KİTABA GİT[/button]